Maxine Hong Kingston'a göre yaş, zaman gibi geçiyor

canvade

Yeni Üye
Durdurulamayanlar hırsları zamanla sönmeyen insanlarla ilgili bir dizi. Aşağıda yazar Maxine Hong Kingston, kendisini neyin motive ettiğini kendi sözleriyle açıklıyor.

Bazı açılardan yaşa inanmıyorum. İnsanların “Bu acıtıyor” ya da “Bu acıtıyor” dediğini duyuyorum ve bu acıyı yaşa bağlıyorlar. Yaş değil. Yaş sadece geçip giden zamandır ve bu çok gizemlidir.

Gösteriş hakkında pek düşünmüyorum. Aynaya bakıyorum ve “Genç görünüyorum” diye düşünüyorsam bu yeterince iyi.” Ruj veya allık sürmek yerine kaşlarımı koyulaştırıyorum. Sadece kaşlarımla her şeyi ifade edebilirim.

Emekli olmayı düşünüyorum ama hikayeler ve fikirler gelmeye devam ediyor. Şair ve en yakın arkadaşım Phyllis Hoge'un her zaman söylediği gibi, “İşimizi bitirmeden ölmeyeceğiz.”


Bu şekilde doğdum. Küçük yaşlardan beri sadece bir hikaye anlatıcısı veya şair olmak istedim. Ne yazacağımı bilmiyordum. O yaşta yazacak hiçbir şeyimin olmadığının farkında bile değildim.


Bazen iki enkarnasyonumdan beri böyle olduğumu düşündüm ya da öyle bir yanılsamaya kapıldım. Bu benim yazar olarak üçüncü reenkarnasyonum. Biyografimi yazan John Whalen-Bridge ona “Amerikan Bodhisattva” adını vermeyi düşünüyor. Ortalıkta bir bodhisattva olduğumu düşünerek dolaşmıyorum ama genç kadınların beni bu şekilde, onlara yardım edebilecek ve onlara merhamet edebilecek biri olarak gördüklerinden şüpheleniyorum. Gençler üzerinde bıraktığım etki bu. Onun için sadece büyükanne rolünü oynuyorum.

Ben de nostaljik değilim. Nostalji duygusunu sevmiyorum. Nostalji pişmanlıkla ilgilidir, “Ah, o zaman bitti” hüznüyle ilgilidir.


Bu duyguyu yaşamaktan hoşlanmıyorum ama bunu pek sık hissetmiyorum. Yeni bir şeyler denemeyi severim.

Gaziler Savaş, Gaziler (2006), Bayan Kingston tarafından düzenlenen hayatta kalma yazılarından oluşan bir koleksiyon. Kredi…Chiron Yayınları

Mevcut ve gelecek projeler: İsraillilerin ve Filistinlilerin yeni katkılarıyla, savaştan sağ kurtulanların öykü ve şiirlerinden oluşan bir derleme olan “Savaş Gazileri, Barış Gazileri”nin ikinci baskısı; Son on yıla ait bir günlüğü yeniden işliyor (kendi deyimiyle “cilalıyor”).

Bu röportaj düzenlendi ve özetlendi.